Sepetim (0) Toplam: 0,00
%5
Kitle İletişiminde Denetim ( ÇİFTCİ ) Ahmet Çiftci

Kitle İletişiminde Denetim ( ÇİFTCİ )

Liste Fiyatı : 420,00
İndirimli Fiyat : 399,00
Kazancınız : 21,00
9786258038637
599829
Kitle İletişiminde Denetim ( ÇİFTCİ )
Kitle İletişiminde Denetim ( ÇİFTCİ )
399.00

Yirmibirinci yüzyılın ilk çeyreği olumlu-olumsuz büyük gelişme ve değişimlere  sahne olmakta. Yerel, bölgesel, ülke ve kıt’a çapında, hattâ dünya çapında  büyük felâketler yaşanmakta: Küresel ısınma, orman yangınları, çevre kirliliği,  göçmen kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı, ırkçılık, din ve mezhep çatışmaları,  Covid-19 gibi pandemiler, kuraklık, kıtlık, hızlı nüfus artışı bu felâketlerin birkaçıdır.  Dünyamız insanoğluna dar gelmeye başladı. Diğer taraftan dünyamız bazı  olumlu gelişme ve değişimlere de tanıklık etmektedir: İnsan hakları, hayvan hakları,  iletişim, telekomünikasyon, kitle iletişimi, bilişim ve uzaya yolculuk alanlarındaki  gelişmeler, yeni icatlar bunlara örnektir. Medya alanında dijitalleşmeye geçilmiş,  maliyetler azalmıştır. Dünyanın çok hareketli, dinamik ve devingen bir  süreç yaşaması, insanların etrafta olup bitenlerden haberdar olma istek ve heveslerini  artırmış, kitle iletişim teknolojisindeki gelişmeler bu süreci hızlandırmış ve  kolaylaştırmıştır. Günlük hayatında herhangi bir kitle iletişim aracını kullanmayan  kişi sayısı çok azalmıştır.

Gazete ve dergilerin formatları ve içerikleri değişmiş, bunlar internet ortamında  da yayınlanmaya başlamıştır. Radyo ve televizyonda da program tür ve formatları  ile içeriklerinde değişmeler olmuş, ifade hürriyeti ve yayın hürriyetinin bir  gereği olarak ortaya çıkan program düzenleme serbestliği sayesinde içerik ve sunum  itibarıyla yeni yeni program türleri oluşturulup yayınlanmaktadır. Medya  alanında ortaya çıkan ‘tematik yayın’, ‘ticarî iletişim’, ‘isteğe bağlı yayın hizmeti’,  ‘medya hizmet sağlayıcı’, ‘koruyucu sembol’, ‘logo/çağrı işareti’, ‘multipleks işletmecisi’,  ‘platform işletmecisi’, ‘program destekleme’, ‘ürün yerleştirme’, ‘yeniden  iletim’, ‘sayısal yayıncılık’, ‘editoryal sorumluluk’ ‘editoryal bağımsızlık’,  ‘özdenetim’, ‘ortak denetim’, ‘sosyal ağ sağlayıcı’, gibi kavramlar mevzuata girmiştir.  Sinema filmleri alanında da gelişme ve değişmeler yaşanmaktadır. Film  denetleme kriterlerinin sayısı azaltılmış, denetleyici birimlerin yapısında değişiklikler  yapılmış, koruyucu işaretler uygulamaya sokulmuştur. İnternet ise, diğer  kullanım yol ve amaçları dışında, basın-yayın alanında da yaygın olarak kullanılan  bir kitle iletişim aracı haline gelmiştir. Yöndeşmenin sonucu olarak, gazete ve  dergilerin internet sayfaları olduğu gibi, internet ortamından radyo ve televizyon  yayınları yapılmaya başlamıştır.

Kitle iletişim teknolojisinde en son icat ise ‘sosyal medya’ olmuştur ve bu  mecra dünyayı iyice küçültmüştür. İfade hürriyeti ile haber alma ve verme hürriyetinin  serbestçe ve yaygın olarak kullanıldığı ortam olan sosyal medya; aynı zamanda  yalan ve sansasyon yaratıcı bilgi ve haber yaymanın, kişilik haklarına (şeref ve  haysiyet, özel hayat hakkı, ad, unvan ve lâkap üzerindeki haklar, vb) saldırının,  hakaret, sövme ve iftira gibi suçların işlenmesinin ortamı durumuna da gelmiştir.  Bu da toplumda huzursuzluklara yol açmakta, bireyler arasında sanal ortamda ve  hatta dışarıda fiziksel olarak sürtüşmelere yol açmaktadır. Bu nedenle, sosyal medyanın da hukuken bir düzene sokulması gerekmektedir. Bütün bu iletişim mecralarında,  teknolojiden de yararlanılarak çeşitli tür ve formatlarda reklamlar yayımlanmaktadır.

Medyanın sermaye gerektiren bir faaliyet alanı, kazanç getiren bir işletme olması,  beraberinde yoğunlaşma ve tekelleşmeye yol açmaktadır. Bu da, halkın farklı  kaynaklardan haber ve bilgi alma hakkını kullanmasına ve farklı görüşlere ulaşmasına  engel bir durum yaratmaktadır. Bütün bu hususlar medya alanının yeni gelişme  ve değişimlere göre hukuken yeniden düzenlenmesini ve denetime tâbi tutulmasını  gerekli kılmaktadır. Ancak burada, denetimin kimler ve hangi merciler  tarafından, nasıl, hangi ölçütlere göre, ne zaman ve nerede yapılacağı sorunsalları  ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada denetim olgusu her bir kitle iletişim aracı bakımından  ele alınmaktadır.

Eserin birinci bölümünde, diğer bölümlere hazırlık olması amacıyla, Kitle İletişim  Hukukuna dair temel kavramlar ile genel olarak ‘denetim’ kavramı üzerinde  durulmuştur. Bu bağlamda, bu bölümün birinci kısımında; iletişim, kitle iletişimi,  yazılı basın, medya hizmet sağlayıcısı, radyo ve televizyon, sinema filmi, internet,  yeni medya ve sosyal medya, ticarî iletişim, düzeltme ve cevap hakkı, editoryal  sorumluluk ve editoryal bağımsızlık, medya etiği, medya okur-yazarlığı, iletişim  fakültesi, ifade hürriyeti ile kitle iletişim hürriyeti, sansür, baskı, oto-sansür ve otokontrol,  medyada tekelleşme ve yoğunlaşma, yöndeşme, bası-yayında cezaî ve  hukukî sorumluluk, kitle iletişim araçlarının kısa tarihçesi üzerinde durulmuş; ikinci  kısımında ise, genel olarak ‘denetim’ kavramı, denetim tür, yöntem ve metotları,  kitle iletişim araçlarının denetiminin kısa tarihçesi üzerinde durulmuştur.

İkinci bölümde, yazılı basın ve temel kavramları, yazılı basında denetim ele  alınmıştır. Bu bağlamda, Anayasa ve Basın Kanunu ile sair mevzuat kapsamında  basılmış eser ve yayın kavramları, süreli yayın ve süresiz yayın, yayın şekilleri  (türleri), sorumlu müdür, sansür, yazılı basında hangi tür denetimlerin uygulandığı,  eser basılmadan önce ve basım aşamasında denetimin olmaması, yayından sonraki  denetimler üzerinde durulmuş ve örnek olaylar verilmiştir. Denetim tür, metot ve  yöntemlerinden hangilerinin yazılı basında geçerli olduğu üzerinde de durulmuştur.

Üçüncü bölümde, radyo ve televizyon yayınlarının denetimi ele alınmıştır. Bu  bağlamda, birer kitle iletişim aracı olarak radyo ve televizyonun özellikleri, işlevleri,  toplum için önemi, tarihçeleri, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), radyo  ve televizyon yayınlarının denetiminin ne zaman ve nasıl yapılacağı, medya hizmet  sağlayıcıların yayınlarının RTÜK tarafından denetimi, RTÜK’nun TRT Kurumu’nun  yayınlarını denetleme yetkisi, 6112 ve 2954 sayılı Kanunlar çerçevesinde  ele alınmış ve örnek olaylar verilmiştir. Diğer denetim tür, metot ve yöntemlerinin  radyo ve televizyon yayıncılığında geçerli olup olmadığı üzerinde de durulmuştur.

Dördüncü bölümde, sinema filmlerinin denetimi konusu ele alınmıştır. Bu  bağlamda, sinema filminin tanımı, sinema filmlerin nitelik ve özellikleri, toplum  ve insanlar üzerindeki etkileri, dünyada ve Türkiye’de sinema filmlerin denetlenmesinin  tarihçesi, 5224 sayılı Kanuna göre denetlemenin hangi kriterlere göre  ve ne zaman, hangi birimler tarafından yapılacağı üzerinde durulmuştur. Denetim  tür, metot ve yöntemlerinden hangilerinin sinema filmlerinin denetiminde geçerli olduğuna ve sinemada denetimin sansüre yol açıp açmayacağına da ayrıca değinilmiştir.

Beşinci bölümde, internet ve sosyal medya ve bu iki kitle iletişim aracıyla yapılan  yayınların denetimi ele alınmıştır. Bu bağlamda, internetin tanımı, özellikleri,  işlevleri, ifade hürriyetinin kullanılması bakımından rolü, insanlar ve toplum bakımından  önemi, internet gazeteciliği, internet ortamından yapılan radyo ve televizyon  yayınlarının denetimi, 5651 ve 6112 sayılı Kanunlar çerçevesinde ele alınmıştır.  Denetim tür, metot ve yöntemlerinden hangilerinin internet ortamında yapılan  yayınların denetiminde kullanılabileceği üzerinde de durulmuş, konu örnek olaylarla  pekiştirilmiştir.

Altıncı bölümde, kitle iletişim araçlarıyla yapılan yayınların denetiminin Devlet  tarafından yapılmasına alternatif bir denetim türü olarak özdenetimin tanımı,  amacı, yararları, Dünyada ve Türkiye’de özdenetimin tarihçesi, Basın Şeref Divanı  ve Basın Ahlâk Yasası, Basın Konseyi ve Basın Meslek İlkeleri üzerinde durulmuştur.

Son bölümde ise, yeni ortaya çıkan bir denetim türü ve yolu olarak ‘ortak denetim’  hakkında bilgi verilerek, görsel-işitsel medyada nasıl uygulandığı işlenmiştir.  Bu bağlamda, ortak denetimin uluslararası belgelerde ve 6112 sayılı Kanun’da  düzenlenişi ile Türkiye’de ortak denetim uygulamaları (ALO RTÜK 178; koruyucu  semboller, izleyici temsilciliği, görsel işitsel yayın etik ilkeleri, spor programları  rehber ilkeleri vb.) üzerinde durulmuştur.

Her bölümde münhasıran ele alınan kitle iletişim aracının, diğer kitle iletişim  araçlarıyla ortak yönlerinin olması ve bunun ‘denetim’ boyutuna da yansıması  dolayısıyla, bölümler arasında benzer hususların ve hatta aynı konuların bulunması  tabiîdir. Ancak aynı konular farklı yazarlar tarafından farklı bakış açılarıyla da ele  alınmıştır. Konuların işlenişinde yer yer görülecek benzerlikler, mükerrer başlıklar  konuların daha iyi anlaşılmasını ve pekiştirilmesini sağlayacaktır. Bu eser, kitle  iletişiminde denetim bakımından kapsamlı olarak yapılmış ilk çalışmalardan biridir.  Müellifler, kitle iletişimi alanında yıllardır akademik çalışma yapan ve ders  veren öğretim üyeleridir. Yazarların gelişmelere göre dikkate alacağı hususlar ile  okuyuculardan gelen eleştiriler ikinci baskıda göz önünde bulundurulacaktır. Eserde,  her bölüm yazarı kendi bölümünden sorumludur.

  • Açıklama
    • Yirmibirinci yüzyılın ilk çeyreği olumlu-olumsuz büyük gelişme ve değişimlere  sahne olmakta. Yerel, bölgesel, ülke ve kıt’a çapında, hattâ dünya çapında  büyük felâketler yaşanmakta: Küresel ısınma, orman yangınları, çevre kirliliği,  göçmen kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı, ırkçılık, din ve mezhep çatışmaları,  Covid-19 gibi pandemiler, kuraklık, kıtlık, hızlı nüfus artışı bu felâketlerin birkaçıdır.  Dünyamız insanoğluna dar gelmeye başladı. Diğer taraftan dünyamız bazı  olumlu gelişme ve değişimlere de tanıklık etmektedir: İnsan hakları, hayvan hakları,  iletişim, telekomünikasyon, kitle iletişimi, bilişim ve uzaya yolculuk alanlarındaki  gelişmeler, yeni icatlar bunlara örnektir. Medya alanında dijitalleşmeye geçilmiş,  maliyetler azalmıştır. Dünyanın çok hareketli, dinamik ve devingen bir  süreç yaşaması, insanların etrafta olup bitenlerden haberdar olma istek ve heveslerini  artırmış, kitle iletişim teknolojisindeki gelişmeler bu süreci hızlandırmış ve  kolaylaştırmıştır. Günlük hayatında herhangi bir kitle iletişim aracını kullanmayan  kişi sayısı çok azalmıştır.

      Gazete ve dergilerin formatları ve içerikleri değişmiş, bunlar internet ortamında  da yayınlanmaya başlamıştır. Radyo ve televizyonda da program tür ve formatları  ile içeriklerinde değişmeler olmuş, ifade hürriyeti ve yayın hürriyetinin bir  gereği olarak ortaya çıkan program düzenleme serbestliği sayesinde içerik ve sunum  itibarıyla yeni yeni program türleri oluşturulup yayınlanmaktadır. Medya  alanında ortaya çıkan ‘tematik yayın’, ‘ticarî iletişim’, ‘isteğe bağlı yayın hizmeti’,  ‘medya hizmet sağlayıcı’, ‘koruyucu sembol’, ‘logo/çağrı işareti’, ‘multipleks işletmecisi’,  ‘platform işletmecisi’, ‘program destekleme’, ‘ürün yerleştirme’, ‘yeniden  iletim’, ‘sayısal yayıncılık’, ‘editoryal sorumluluk’ ‘editoryal bağımsızlık’,  ‘özdenetim’, ‘ortak denetim’, ‘sosyal ağ sağlayıcı’, gibi kavramlar mevzuata girmiştir.  Sinema filmleri alanında da gelişme ve değişmeler yaşanmaktadır. Film  denetleme kriterlerinin sayısı azaltılmış, denetleyici birimlerin yapısında değişiklikler  yapılmış, koruyucu işaretler uygulamaya sokulmuştur. İnternet ise, diğer  kullanım yol ve amaçları dışında, basın-yayın alanında da yaygın olarak kullanılan  bir kitle iletişim aracı haline gelmiştir. Yöndeşmenin sonucu olarak, gazete ve  dergilerin internet sayfaları olduğu gibi, internet ortamından radyo ve televizyon  yayınları yapılmaya başlamıştır.

      Kitle iletişim teknolojisinde en son icat ise ‘sosyal medya’ olmuştur ve bu  mecra dünyayı iyice küçültmüştür. İfade hürriyeti ile haber alma ve verme hürriyetinin  serbestçe ve yaygın olarak kullanıldığı ortam olan sosyal medya; aynı zamanda  yalan ve sansasyon yaratıcı bilgi ve haber yaymanın, kişilik haklarına (şeref ve  haysiyet, özel hayat hakkı, ad, unvan ve lâkap üzerindeki haklar, vb) saldırının,  hakaret, sövme ve iftira gibi suçların işlenmesinin ortamı durumuna da gelmiştir.  Bu da toplumda huzursuzluklara yol açmakta, bireyler arasında sanal ortamda ve  hatta dışarıda fiziksel olarak sürtüşmelere yol açmaktadır. Bu nedenle, sosyal medyanın da hukuken bir düzene sokulması gerekmektedir. Bütün bu iletişim mecralarında,  teknolojiden de yararlanılarak çeşitli tür ve formatlarda reklamlar yayımlanmaktadır.

      Medyanın sermaye gerektiren bir faaliyet alanı, kazanç getiren bir işletme olması,  beraberinde yoğunlaşma ve tekelleşmeye yol açmaktadır. Bu da, halkın farklı  kaynaklardan haber ve bilgi alma hakkını kullanmasına ve farklı görüşlere ulaşmasına  engel bir durum yaratmaktadır. Bütün bu hususlar medya alanının yeni gelişme  ve değişimlere göre hukuken yeniden düzenlenmesini ve denetime tâbi tutulmasını  gerekli kılmaktadır. Ancak burada, denetimin kimler ve hangi merciler  tarafından, nasıl, hangi ölçütlere göre, ne zaman ve nerede yapılacağı sorunsalları  ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada denetim olgusu her bir kitle iletişim aracı bakımından  ele alınmaktadır.

      Eserin birinci bölümünde, diğer bölümlere hazırlık olması amacıyla, Kitle İletişim  Hukukuna dair temel kavramlar ile genel olarak ‘denetim’ kavramı üzerinde  durulmuştur. Bu bağlamda, bu bölümün birinci kısımında; iletişim, kitle iletişimi,  yazılı basın, medya hizmet sağlayıcısı, radyo ve televizyon, sinema filmi, internet,  yeni medya ve sosyal medya, ticarî iletişim, düzeltme ve cevap hakkı, editoryal  sorumluluk ve editoryal bağımsızlık, medya etiği, medya okur-yazarlığı, iletişim  fakültesi, ifade hürriyeti ile kitle iletişim hürriyeti, sansür, baskı, oto-sansür ve otokontrol,  medyada tekelleşme ve yoğunlaşma, yöndeşme, bası-yayında cezaî ve  hukukî sorumluluk, kitle iletişim araçlarının kısa tarihçesi üzerinde durulmuş; ikinci  kısımında ise, genel olarak ‘denetim’ kavramı, denetim tür, yöntem ve metotları,  kitle iletişim araçlarının denetiminin kısa tarihçesi üzerinde durulmuştur.

      İkinci bölümde, yazılı basın ve temel kavramları, yazılı basında denetim ele  alınmıştır. Bu bağlamda, Anayasa ve Basın Kanunu ile sair mevzuat kapsamında  basılmış eser ve yayın kavramları, süreli yayın ve süresiz yayın, yayın şekilleri  (türleri), sorumlu müdür, sansür, yazılı basında hangi tür denetimlerin uygulandığı,  eser basılmadan önce ve basım aşamasında denetimin olmaması, yayından sonraki  denetimler üzerinde durulmuş ve örnek olaylar verilmiştir. Denetim tür, metot ve  yöntemlerinden hangilerinin yazılı basında geçerli olduğu üzerinde de durulmuştur.

      Üçüncü bölümde, radyo ve televizyon yayınlarının denetimi ele alınmıştır. Bu  bağlamda, birer kitle iletişim aracı olarak radyo ve televizyonun özellikleri, işlevleri,  toplum için önemi, tarihçeleri, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), radyo  ve televizyon yayınlarının denetiminin ne zaman ve nasıl yapılacağı, medya hizmet  sağlayıcıların yayınlarının RTÜK tarafından denetimi, RTÜK’nun TRT Kurumu’nun  yayınlarını denetleme yetkisi, 6112 ve 2954 sayılı Kanunlar çerçevesinde  ele alınmış ve örnek olaylar verilmiştir. Diğer denetim tür, metot ve yöntemlerinin  radyo ve televizyon yayıncılığında geçerli olup olmadığı üzerinde de durulmuştur.

      Dördüncü bölümde, sinema filmlerinin denetimi konusu ele alınmıştır. Bu  bağlamda, sinema filminin tanımı, sinema filmlerin nitelik ve özellikleri, toplum  ve insanlar üzerindeki etkileri, dünyada ve Türkiye’de sinema filmlerin denetlenmesinin  tarihçesi, 5224 sayılı Kanuna göre denetlemenin hangi kriterlere göre  ve ne zaman, hangi birimler tarafından yapılacağı üzerinde durulmuştur. Denetim  tür, metot ve yöntemlerinden hangilerinin sinema filmlerinin denetiminde geçerli olduğuna ve sinemada denetimin sansüre yol açıp açmayacağına da ayrıca değinilmiştir.

      Beşinci bölümde, internet ve sosyal medya ve bu iki kitle iletişim aracıyla yapılan  yayınların denetimi ele alınmıştır. Bu bağlamda, internetin tanımı, özellikleri,  işlevleri, ifade hürriyetinin kullanılması bakımından rolü, insanlar ve toplum bakımından  önemi, internet gazeteciliği, internet ortamından yapılan radyo ve televizyon  yayınlarının denetimi, 5651 ve 6112 sayılı Kanunlar çerçevesinde ele alınmıştır.  Denetim tür, metot ve yöntemlerinden hangilerinin internet ortamında yapılan  yayınların denetiminde kullanılabileceği üzerinde de durulmuş, konu örnek olaylarla  pekiştirilmiştir.

      Altıncı bölümde, kitle iletişim araçlarıyla yapılan yayınların denetiminin Devlet  tarafından yapılmasına alternatif bir denetim türü olarak özdenetimin tanımı,  amacı, yararları, Dünyada ve Türkiye’de özdenetimin tarihçesi, Basın Şeref Divanı  ve Basın Ahlâk Yasası, Basın Konseyi ve Basın Meslek İlkeleri üzerinde durulmuştur.

      Son bölümde ise, yeni ortaya çıkan bir denetim türü ve yolu olarak ‘ortak denetim’  hakkında bilgi verilerek, görsel-işitsel medyada nasıl uygulandığı işlenmiştir.  Bu bağlamda, ortak denetimin uluslararası belgelerde ve 6112 sayılı Kanun’da  düzenlenişi ile Türkiye’de ortak denetim uygulamaları (ALO RTÜK 178; koruyucu  semboller, izleyici temsilciliği, görsel işitsel yayın etik ilkeleri, spor programları  rehber ilkeleri vb.) üzerinde durulmuştur.

      Her bölümde münhasıran ele alınan kitle iletişim aracının, diğer kitle iletişim  araçlarıyla ortak yönlerinin olması ve bunun ‘denetim’ boyutuna da yansıması  dolayısıyla, bölümler arasında benzer hususların ve hatta aynı konuların bulunması  tabiîdir. Ancak aynı konular farklı yazarlar tarafından farklı bakış açılarıyla da ele  alınmıştır. Konuların işlenişinde yer yer görülecek benzerlikler, mükerrer başlıklar  konuların daha iyi anlaşılmasını ve pekiştirilmesini sağlayacaktır. Bu eser, kitle  iletişiminde denetim bakımından kapsamlı olarak yapılmış ilk çalışmalardan biridir.  Müellifler, kitle iletişimi alanında yıllardır akademik çalışma yapan ve ders  veren öğretim üyeleridir. Yazarların gelişmelere göre dikkate alacağı hususlar ile  okuyuculardan gelen eleştiriler ikinci baskıda göz önünde bulundurulacaktır. Eserde,  her bölüm yazarı kendi bölümünden sorumludur.

      Stok Kodu
      :
      9786258038637
      Boyut
      :
      16.5x23.5
      Sayfa Sayısı
      :
      452
      Basım Yeri
      :
      ANKARA
      Baskı
      :
      1
      Basım Tarihi
      :
      Aralık 2021
      Kapak Türü
      :
      Karton Kapak
      Kağıt Türü
      :
      1.Hamur
      Dili
      :
      Türkçe
  • Taksit Seçenekleri
    • Diğer Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      399,00   
      399,00   
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat